Kendini ifade ederken “Beni ancak caz tanımlıyor” diyor Kandace Springs. Vokali tıpkı ilk albümüne ismini veren meşhur caz standartlarından “Soul Eyes” şarkısındaki güzel mânâ gibi. Sanki ruhunun derinliklerinden sesine geçen bir duyguyla yorumluyor şarkıları.
İlk stüdyo albümünde işin içinde sesiyle aşk uyandıran Melody Gardot ile hatırlayabileceğiniz yapımcı Larry Klein’ın parmağı var, ama onu keşfeden isim aslında dev pop ikonu Prince. Kandace Springs, iki şık gecede, 24. İstanbul Caz Festivali’nin güzel ve karizmatik konuğu oluyor.
Springs önce 10 Temmuz gecesi, Swissotel The Bosphorus Sultan Park’ta, soul, caz ve pop füzyonu diyebileceğiniz nefis repertuvarıyla sahnede olacak. Aynı gece aynı sahnede Springs ile birlikte caz basçısı Christian McBride’ın yeni projesi New Jawn Quartet’i dinleyeceğiz. Kandace Springs ayrıca 11 Temmuz gecesi bizim meşhur caz orkestramız TRT Hafif Müzik ve Caz Orkestrası, basçı Christian McBride ve caz saksofoncusu Joshua Redman ile Zorlu PSM Ana Tiyatro sahnesinde buluşacak.
Springs’in şarkıcı/şarkı yazarı/piyanist kimliği ve o güzel sesiyle ilk öykündüğü isim Norah Jones olmuş. Hatta Kandace Springs verdiği birçok röportajda, Norah Jones’un Come Away With Me albümünün ona nasıl ilham verdiğini anlatıyor ve albümü bambaşka bir yere koyuyor. Nitekim Norah Jones’un 2002 senesinde yorumladığı ünlü caz şarkılarından “Nearness Of You” kaydını ilk duyduğunda nasıl bir hayat düşlediği iyice netleşmiş. Piyanosu ile şarkılar söyleyerek ve sadece caz ve soul türleriyle sahnede olduğu bir hayatı tıpkı düşlediği gibi layığıyla yaşıyor.
10 yaşında piyano çalmaya başladığını ve bir caz müzisyeni olan babasının Kandace’a ilk dinlettiği şarkıların Nina Simone’a ait olduğunu düşünürseniz, Kandace zaten evvel ezel cazla beslenerek büyümüş. Bir yandan babasının yakın arkadaşları, funk ve R&B efsanesi The Wooten Brothers grubundan basçı Joseph ve gitarist şarkıcı Regi, Kandace’e cazı ilk aşılayanlar. Üstelik eve 19. yüzyıldan yadigâr çok kıymetli bir piyano gelmiş. Velhasıl müzikal açıdan pek yokluk çekmiş değil, ya da kendini keşfedebilmesi için bir kilise korosuna koşması gerekmemiş.
Nashville’de yetişen Kandace henüz 13-14 yaşlarında gençlik müzik kamplarında sahnelere çıkarken onun ilk peşine düşenler, şimdilerde bir pop ve R&B divasına dönüşen Rihanna’yı henüz 15 yaşında keşfeden yapımcılar Carl Sturken ve Evan Rogers. Ancak o dönemlerde babası “Henüz çok gençsin,” diyerek Kandace’a izin vermemiş. Babası izin vermiş olsaydı kim bilir belki şimdi Jay Z’ye para kazandırıyor olacaktı. Bunun üzerine o yaşlarda, Nashville’de bir otoparkta gündüz vale olarak çalışan Kandace, akşama bir koşu üstünü değiştirip bir otelde piyanosuyla şarkılar söyleyip para kazanmaya başlamış ve profesyonel olarak şarkıcılığı seçmiş bile. Röportajlarında gündüz yaptığı işin bir genç kız olarak karakterine çok uyduğunu ve tam anlamıyla bir “erkek fatma” olarak büyüdüğünü anlatan Kandace Springs, şarkı söylerken bir aşk perisi gibi.
Efsanevi pop ikonu Prince, Kandace’ın “Okayplayer” üzerinden kaydettiği ve videosunu paylaştığı Sam Smith şarkısı “Stay With Me” yorumunu tesadüfen dinleyerek şarkıcıya vurulmuş. Yetmemiş tweet’ler atıp Kandace’ı peşi sıra Paisley Park’taki “Purple Rain” 30. yıl konseri için konuk şarkıcı olarak davet etmiş. O gün bugündür iyice yıldız tozuna bulaşan Kandace Springs, 10 Temmuz ve 11 Temmuz gecelerinde İstanbul Caz Festivali dinleyicilerini de büyülemeye hazırlanıyor.
Kandace Springs ilk parladığı stüdyo albümünde olduğu gibi sahne repertuvarında da hem kendi yazdığı şarkıları hem de ünlü soul ve caz şarkılarını söylüyor. Kandace Springs’in ilk profesyonel kaydı 2014 yılında yayımlanan bir EP ve daha çok R&B ve Hip Hop havasında, ancak ilk stüdyo albümündeki caz ve soul füzyonlarıyla tam anlamıyla kendini bulmuş ve öyle de devam ediyor.
Ona daha akustik ve vokal odaklı tarzını veren kişi Prince olmuş. Prince ona özetle “Minimal prodüksiyon, baskın vokal ve canlı enstrümanlar sana daha çok yakışır,” demiş ve ölüm döşeğindeyken bile bize bir güzellik kazandırmayı ihmal etmemiş. Kandace Springs’in kimi pop-rock ve country şarkılarına yorumunu da duymanız lazım. Misal, Amerikalı pop-rock ve country yıldızı Shelby Lynne’in “En İyi Sanatçı” Grammy Ödüllü ilk albümünden çıkan “Thought It Would Be Easier”, Kandace Springs ile öyle başka bir lezzet kazanıyor ki… Amerikalı funk grubu War’un “The World Is a Ghetto” şarkısını da çok başka yorumluyor Kandace Springs.
2016’da Blue Note firmadaşı Grammy ödüllü caz vokali Gregory Porter ile konser turlarına çıkan Springs’in müzisyenliğini babasından aldığı kesin, ama iyileştirici etkisi de annesindendir belki. Kandace Springs, terapist bir anne ve cazcı bir baba ile büyümüş ve ruhumuzu piyanosuyla, güzel sesiyle iyileştirmeye geliyor.